25 - Pretty Much Amazing Record

Biliyorum, herkesin beklediği buydu.


Yeni bir albüm. Yeni başyapıtlar.


Beklediğimizi alabildik mi peki?


Verdiği koskoca 4 yıl aradan sonra tekrar endüstriye geri döndü Adele. İnsanların kafasında farklı algılar ve tahminler vardı. 21 gibi olmaz diyordu bir kesim, "Mutlu sonuçta, gökkuşağı ve tek boynuzlu atlardan mı bahsedecek?"

Öyle de olmadı pek.

İlk teklisi Hello, yine kalbi kırık bir çalışma oldu, ilk olarak. En azından her şeyi denediğini söyleyerek yine severlerinin kalbine dokundu, bir de üzerine Xavier Dolan'ı yönetmen koltuğuna oturtup müzik video çalışması yaptı. Tam oldu. 5 güde 100 milyon izlenmeyi geçti, kırdığı liste rekorlarına değinmeyeceğim bile.  Şarkının liste başarısı zaten hepimizin sürekli dinlediğini belirtiyor.

Albüm sıralamasında 2. sırada olan Send My Love ( To Your New Lover) , bir Max Martin ve Shellback çalışması. Akustik bir gitarla başlayan bu çalışmanın çıkma hikayesi ise şu; Taylor Swift'in  bir şarkısına radyoda rastlayan Adele, şarkının çok eğlenceli ve sözlerinin çok hoş olduğunu söylüyor menajerine, ve kimin yaptığını soruyor. Sonrasında isimleri öğrenince de çalışmak istediğine karar verip iletişime geçiyorlar. Bu kadar hızlı bir karardan sonra ortaya bu parça çıkıyor işte. Kanaatimce klasik bir Max Martin çalışması, ancak Adele vokali ve sözleri ile güzel bir paylaşım ortaya çıkmış. I Miss You , biraz daha Turning Tables havasında yaratılmış bir parça aslında beste olarak. Ancak bu 3. parça ile beraberlik kokan şarkılara geçiş yapıyor Adele albüm sıralamasında. Skyfall ve Rolling In The Deep'in yaratıcılarından olan Paul Epworth ile çalışılmış. Ancak diğerlerine göre biraz daha mutlu şeylerden bahsedilen, hatta hafifçe seksi içeriği olan bir parça olmuş. Vokal performansına zaten lafımız yok, ayrıca backgroundu da mükemmel olunca alıp götürmüş işte.

When We Were Young, Adele'in deyimi ile biraz "Möö" bir melodiye sahip.  Ancak sözleri daha önceki gibi kalp kırıklıkları değil, aşkla ve beraberlikle dolu. Kaç kişi size, "İzin ver de her günümüzü sanki son günümüz gibi geçirelim, son günümüzcesine fotoğraflayalım." der ki? Her şeyi geçiyorsunuz ama en sonunda koro devreye giriyor ya, işte o an tüyleriniz diken diken oluyor. Bir de üzerine Adele haykırıyor;  "Film gibi, şarkı gibi." hakikaten de.

Remedy, bir önceki albümde bolca adı geçen, hepimizin de bildiği bir isim olan Ryan Tedder'ın elinden çıkma bir parça. Ben melodiyi çok duygusal buldum. Eleştirdiğim tek parça bu oldu, zira ilk başladığında Turning Tables gibi backvocal desteği bekliyordum sanırım nakaratta ve köprü kısımlarında. Yerine sadece saf bir Adele sesi duyunca ilk dinleyişte biraz çiğ gibi geldi. Ancak sözleri dikkatli dinlediğinizde bu kadar derin anlama sahip bir şarkıda vokalin saf olması gerektiğine kanaat getiriyorsunuz.

Water Under The Bridge, şimdiden bir ya da iki kez performansı sergilenmiş parçalardan biri, aynı zamanda benim favorilerimden -ki bu albümün içinden hangisi favoriniz olsun diye çok düşünüyorsunuz inanın- biri. Melodiye bakınca mutlu gibi, ancak sözlerinde sevgiliyi iğneleme mevcut. Madem istemiyorsun neden gitmiyorsun? edası var. Ben dinlerken çok haz alıyorum açıkcası :) Bu yüzden mi bilmem.

River Lea, Adele'in gençliğini anlatan bir çalışma derinlere baktığınızda. Lea Nehri gerçekten evinin yakınlarındaymış mesela. Ben vokal düzenini ve melodiyle birebir uyuşmasını çok sevdim. Biraz geçmiş acılar kokuyor sanki ama oldukça anlamlı irdelediğiniz zaman. Love In The Dark , Samuel Dixon adında, Sia'nın neredeyse tüm albüm çalışmalarında ismi geçen bir yazar ve prodüktör ile işbirliğinden ortaya çıkan mükemmel bir ürün. Yaşamış olduğu hiçbir şeyden pişman olmayan bir insanın dilinden dökülen kelimelerden oluşuyor desem, yeterli olur sanırım. Kaçımız pişman olmadan yaşayabiliyoruz?

Gelelim yılın olayına. Türk insanı için ayrı bir muamma olsa gerek Million Years Ago. İtiraf edeceğim, ben şarkıyı ilk dinlediğimde melodi bir yerden çok tanıdık geliyordu ama bir türlü çıkartamıyordum. Belki benzettiğim farklı bir yer vardı yine, oraya çıkan Ahmet Kaya olayı değildi belki benim aklıma gelen, bilmiyorum. Hakikaten benziyor, yalan değil. Ama Adele ve Grek Kurstin'den bahsediyoruz. Hadi Adele'i geçtim. Kurstin, Lily Allen'ın Fuck You 'sundan tutun, Pink'in Blow Me, Try 'ı, Sia'nın Chandelier'i ve o albümün tüm prodüksiyonu , Ellie Goulding'in Burn'ü, Beyonce'nin H&M promosyon şarkısı Standing On The Sun'ından sorumlu ve tüm bu deli manyak şarkıların yaratıcısı sonuç olarak. Tıkanıp "herhangi bir yerden" destek aldığını düşünebileceğimiz sıradan bir isim değil yani. Ayrıca yine bu albüm içerisinden Hello ve Water Under The Bridge 'in yaratıcısı yine. Hem kabul edelim, Million Years Ago dahil, adamın referans olarak yazdığım tüm işleri başarılı ve eşsiz yahu! :)

All I Ask ise, Bruno Mars işbirliği ile yazılmış bir şarkı. Piyano şarkılara ayrıca bir ilgim var, ayrıca tüm istediğim bu diye haykıran bir ses var kulağınızda, tepkisiz kalmak çok zor gerçekten.
Sweetest Devotion başlarken dikkat edin, minnak bir velet bir şeyler bıcırdıyor. Evet, o Adele'in biricik oğlu Angelo'nun sesi. "I wanna sit next to my mommy!" diyor. Adele sanırım onu farklı bir yerdeyken kayda almış. Zaten bu parçayı aslen oğluna yazmış. En büyük fedakarlığın annelik olduğunu düşünüyormuş. Çok şaşırtıcı bir hareket değil yani çocuğun sesinin kayıtta olması. Ayrıca Adele'in söylerkenki isteği, diğer şarkılarından çok daha farklı, fark edeceksiniz.

Adele eğer albümlerimi tarif etmem gerekirse, diyor; " 21 bir ayrılık çalışması idi. 25 ise telafilerden oluşan bir çalışma. Bu zamana kadar yaptıklarımı telafi edip, düzene oturttuğumu gösteren bir çalışma. Biliyorum ki insanlar beni üzgün bir cadı olarak görüyor, ama aslında öyle değil, 25 ile bunu anlatmaya çalışıyorum."

Çok içten, değil mi?

Albümün ilk hafta satış grafiği, Nysnc'in elinde tuttuğu ilk hafta satış rekorunu kırdığını biliyorsunuzdur. Buna ek olarak yayınlandıktan 1 ay sonra, 8 milyon satış grafiğini çoktan devirmiş olması zaten ayrı bir olay. Bir de bunun üzerine her hafta Amerika'da farklı rekorları egale etmeye devam ediyor. Aslında adele 25 yaşına çoktan güle güle dedi bile, ama bu yıl içerisinde 25'inde yaptıklarını çok duyuyor olacağız anlaşılan. Gelsin Grammy'ler, Brit Ödülleri, Vma'ler, Ema'ler, Ama'ler, Billboardlar. Ben sadece bu yıl içerisinde albüm yayınlayacak olan isimlere üzülüyorum. Hepsi bu :)



Adele'inherşeyinebayılançocuktan..




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

2 Kelime: Britney Spears.

Sorun Sende Değil, İçinde Yaşadığın Dünyada Bulunan Taş Kalpli İnsan Figürlerinde!

Hatalar, Yanlışlıklar, Yanlış Anlaşılmışlıklar Üzerine...