Bazen Neyle, Nasıl Biteceğini Bilemezsiniz. Gerçekten.

Yalnız geçer bazen, günler geceler... Neler yaşadığını hatırlarsın, bundan sonrası uçsuz bucaksız bir çöl gibi görünür gözüne; ıssız.
Etrafındakileri mutlu görmek tatmin eder bazen insanı. Sevgili kavgaları, ufak küslükler, cıvıldaşmalar... Mutlu olursun ''onların adına''. Peki ya sen? Anca eskilerini hatırlarsın, bazen isteyerek, bazen istemeyerek biten ilişkilerini. Yola da burdan çıktım aslında. Bu yıl herkesin dilinde olan bir şarkıdan, Someone Like You'dan. Kendi ağzıyla, bütün bir yıl boyunca tüm dünyayı sarıp sarmalayan, 18 milyonun üzerinde satış yapan, bütün ödülleri toplayıp hala ''Herşeye sahip olabilirdik!'' diye yakınan, kudretli Adele, 21 adlı albümünü; kendisinin de dediği gibi, salakça bir ilişkiden ilham alarak yaptığını söylüyor. Aynı zamanda da, benim bu koca yazıyı yazmama sebep olan ''Sometimes it lasts in love, but sumetimes it hurts instead.'' diyerek, kendini acı çeken, eski sevgilisini de suçlu ilan etmemize sebep olup, 'Ama biz çok iyiyiz, o çok mutlu, ve onunla gurur duyuyorum...'' diyerek, şarkıyı ithaf edebilecek kadar alçakgönüllü biri yani, ilham kaynağım.


Dürüst olun, hangimiz bunu yapabiliyoruz? Arkasından ya çok konuşuyoruz, ya adını anmıyoruz, ya da yok sayıyoruz yaşanmışlıkları. Her ilişki değmez evet, hatırlamaya. Peki ya değersiz bir ilişkiden bir başyapıt çıkartanlara ne demeli? 
Herşeyi avantaja çevirebilmekte mesele. Ya da işin mayasında. Eğer maya tutmuyorsa; yani aşık olamıyorsan, olduğunu zannediyorsan; o bir ilişki olmamıştır hiçbir zaman. 6-7 ay biriyle beraber olup ayrıldığında normal yaşantına devam ediyorsan, yağan yağmuru izlemiyor, yazın esen rüzgarda ürpermiyorsan, üzgünüm dostum senin adına; aşık olamamışsın, sadece olduğunu sanmışsın.


Bazen tartışmalar, küçük flörtler bile eğlenceli gelir yalnız insana. Yakın olduğun birinin mutlu olduğunu, ya da ilişkisinden bahsederken gözlerini devirip 'Ah, bilirsin işte, devam ediyoruz bir şekilde' deyişini izlemek bile mutluluk verir insana. Piyangonun hangi haftasonu sana vuracağını merak edersin karşındakine gülümserken... Arabada camı açtığında yüzüne vuran tatlı rüzgar gibi bir esinti olur içinde, sanki aşk kapıdaymış gibi. Beklersin öylece...


Peki ya kaçırdıklarımız? Değerini bilemediklerimiz? 'Nasılsa bekler' diye düşünüp, hunharca itelediklerimiz... Sonunu düşünmeden hareket edip, kalbi kırık bıraktıklarımız da var arkamızda. Gün gelip de geri döndüğümüzde, devam ettiğini görüp hayıflandığımız ilişkilerden bahsediyorum dostum, evet. Bizim de bazen aynı durumda olduğumuz, 'Haydi git, giderken de herşeyi al! Tıpkı kalbimi de aldığın gibi!' diye içimizden sövüp, arkasından baktığımız, hüzünlü şarkılar dinleyip, 'Gelirse dönmeyeceğim!' diye kendimize sözde ders verdiğimiz ilişkilerden... Yapabiliyor muyuz peki?  Ya da kaçımız sözünün eri? Hangimiz mantığını dinliyor o an geldiğinde? Peki BİZ giderken düşünemiyor muyuz, aynısının başımıza geldiğini / gelebileceğini tartıyor muyuz hiç?


Gittikçe paradoks halini almaya başlıyor, biliyorum. İlham kaynağımın dediği gibi, herkeste olan şeylerden yola çıkıyorum. İşin garibi, değer verdiğimiz insanlara, üzgün olduğumuzu söyleyip ağladıktan sonra, aynı şeyler olduğunda sırıtarak 'Hiç ders almıyorum ya ^^' diyebiliyoruz ya, gerçekten trajik, ironik...


Onca şey yaşanıyor, ruhu yoruluyor insanın. Öyle bir hale geliyor ki, yeni bir ilişki için yorgun; bir ilişkin olmadığı için de yalnız hissediyorsun. Garip kalıyorsun, boynu bükük, gözü yaşlı belki de. Zaman yavaşlıyor, etrafındaki herkes, ama HERKES hareket ediyor, sen olduğun yerde sayıyorsun. Asla uslanmıyorsun, hatalar yapıyor ve üzülüyorsun. Tekrar ve tekrar...


Aşk bir mayın  tarlası gibi aslında. Bir adım atar ve parçalara ayrılırsınız. Kendinizi toparlar ve sonra bir adım daha atarsınız. Sanırım bu insanın doğasında var; yalnız kalmaktansa parçalara ayrılmayı tercih ediyoruz. Aynen az önce dediğim gibi; tekrar ve tekrar...


Yazının asıl oluşturulma tarihi: 25 Şubat 2012 Saat: 03:27

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

2 Kelime: Britney Spears.

Sorun Sende Değil, İçinde Yaşadığın Dünyada Bulunan Taş Kalpli İnsan Figürlerinde!

Hatalar, Yanlışlıklar, Yanlış Anlaşılmışlıklar Üzerine...